KÖYLÜ PAZARI ESNAFLARI "TAKIL İSTİYORUZ"

Bu hafta köylü pazarını gezdik. Oradaki pazarcı esnafının sıkıntılarını dinledik. Hepsinin ortak sorunu; “Çok soğuk, esen soğuk rüzgâr iliklerimize işliyor. Tozun ve çamurun içinde satış yapmaya çalışıyoruz. Yazın güneş tam tepemizdeyken bazılarımız rahatsızlanıp hastanelik oluyor.
Yetkililerden buralara sahip çıkmalarını ve bizleri artık rahat ettirmelerini bekliyoruz. Takıl istiyoruz” dediler. Gelin sıkıntıyı birlikte köylü pazarında esnaflık yapan Mehmet ve Necati amcalardan dinleyelim;
(Mehmet Çakmakçı – 58) “Biz ‘takıl’ istiyoruz. Takıl, köylü pazarı demektir. Biz gerçek bir köylü pazarı istiyoruz. Üzerinde çatısı olan bir köylü pazarı istiyoruz. Burada toz toprak içerisinde hem bizim sağlığımız bozuluyor hem de ürünlerimizin kalitesi düşüyor. Biz üzeri kapalı bir köylü pazarı istiyoruz. Kimse burayı köylü pazarı diye değerlendiremez. Küçük bir rüzgâr esse ortalık hemen toz toprak oluyor. Biz bu rezillikten kurtulmak istiyoruz.”
(Necati Karakoyun – 60) “Yukarılarda oturanlar gelip pazaryerine baksınlar. Kendi ev halklarını buraya gönderip, bu tozun toprağın içinden bir şey alıp yerken, çocukları buralarda gezinirken canları rahat ediyorsa bizim hiçbir sıkıntımız yok. Ama bir pazaryeri yapsınlar, buradaki pazarcı esnaflarından para istesinler, biz para vermeye de hazırız. Yeter ki pazaryeri yapılsın. Bizim ortak sıkıntımız pazaryerinin üzerinin kapatılması.
Pazaryerimizin üzerini kapatıp, etrafına da çevredeki rüzgârın, tozun, etkisini azaltacak bir duvar yapsınlar bizim bütün sıkıntımız çözülür. Çok şey istemiyoruz. Yalnızca gerçek bir pazaryeri istiyoruz. Hem insanlar buradan bir şey alıp yerken içleri rahat olsun, hem de pazarcı esnafları biraz rahat etsin.”
Pazaryerimizin üzerini kapatıp, etrafına da çevredeki rüzgârın, tozun, etkisini azaltacak bir duvar yapsınlar bizim bütün sıkıntımız çözülür. Çok şey istemiyoruz. Yalnızca gerçek bir pazaryeri istiyoruz. Hem insanlar buradan bir şey alıp yerken içleri rahat olsun, hem de pazarcı esnafları biraz rahat etsin.”