FATSA’NIN UZAYIP GİDEN SIKINTILARI…
Önce güzel konulardan başlayalım.
Şehir içi yollarımızda başlayan altyapı ve asfalt çalışması devam ediyor.
Bunun en belirgin örneğini Sevgi Caddesi’nde gördük.
Aynı çalışma şimdi de Hamlık Caddesi’nde yürütülüyor.
Gördüğümüz kadarıyla bu çalışmalar, kapsamlı ve uzun yıllara cevap verecek nitelikte yapılıyor.
Ayrıca kırsal bölgelerimizde de, coğrafyanın izin verdiği ölçüde yol çalışmaları sürüyor.
Öte yandan yılların sorunu olan Kapalı Pazaryeri projesi tamamlanmış durumda…
Bazı hizmetlerin çok gecikmesine dikkat çektikten sonra…
Emeği geçen Ordu Büyükşehir’e ve Fatsa Belediyesi’ne teşekkür ediyoruz.
Bir başka güzel hadise, Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası’nın çalışmalarıdır.
Özellikle Organize Sanayi Bölgesi’nin oluşumunda ve halen devam eden çalışmalarda gösterdiği çabayı ve başarıyı görmezden gelemeyiz.
Hele de diğer bazı kurumlarla birlikte yürüttüğü istihdama yönelik projeleri hiç unutamayız.
Teşekkürler FATSO…
Gelelim; yolunda gitmeyen ve her Fatsalının canını sıkan konulara…
Bir hizmet düşünün ki; neredeyse 20 yıldır söz veriliyor ama yapılmıyor. Yapılamıyor.
Elbette Çevre Yolu’ndan söz ediyorum.
Seçimden seçime sözü edilen ve sözü verilen Çevre Yolu, her nedense seçim aralarında siyasilerimiz tarafından unutuluyor.
Halen başlamamış olması da umutları suya düşürüyor.
Niçin bu durumdayız?
Bu yılın başında Ordu ve Fatsa’ya gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı, bazı sözler verdi.
Evkaf Mahallesi’nde Kentsel Dönüşüm ve Millet Bahçesi projelerinin hayata geçirileceğini söyledi.
Haziran ayında olduğumuzu düşünürsek aradan altı ay geçti.
Ne yazık ki; henüz bir haber yok.
Daha ne kadar zaman geçeceğini de bilmiyoruz.
Bütün endişemiz;
Kulağımıza hoş gelen sözler ettikten sonra Ankara’ya dönenlerin, kulaklarının üstüne yatmasıdır.
Umarım öyle olmaz ve bir an önce verilen sözlerin gereği yapılır.
Bir başka hatırlatmamız gereken konu, hiç şüphesiz demir yoludur.
Bundan 20-30 yıl önce ne denmişti?
“Samsun’dan Sarp’a kadar demir yolu yapılacak.”
Hani, nerede? Neden başlamadı? Başlamayacak idiyse neden söz verildi?
Unutturmayacağız.
Gelelim altın madeni konusuna…
Kitap okuma eylemi dâhil, Fatsa’nın verdiği hiçbir tepki ciddiye alınmıyor.
Şunu görelim ve anlayalım artık…
Söz konusu madenin bize hiçbir faydası yok.
Üstelik de sağlığımızdan ve toprağımızdan mahrum olma tehlikesi var.
Telafisi mümkün olamayacak sonuçları asla hak etmiyoruz.
Bu anlamda yetkililerin sus-pus olması hiç de hayra alamet değil…
Şehir içi trafiğimiz en büyük sorunlarımızdan biri…
Artık Fatsa, bu yükü kaldıramıyor.
Yeni yollar mı açılır, otopark sayısı mı artırılır bilemem…
Ama bir an önce bu sorunu çözmek zorundayız.
Buna bağlı olarak Fakülte Kavşağı’na derhal bir çözüm bulunmalı…
Hem de muhtemel kazaları ve ölümleri beklemeden…
Bir başka sıkıntı, Fatsa Devlet Hastanesi’nde yeterli doktorumuzun olmayışıdır.
Yıllar var ki; bu sorunumuz halen çözülemedi.
Bu arada Ordu ve Fatsa’da artış gösteren intihar vakaları için yetkililer ne yapıyor?
Olayın sosyolojik, psikolojik ve ekonomik boyutu ne durumda?
Koca ilçenin sorunları tek bir köşe yazısına nasıl sığabilir ki?
Bütün sorunlarımızı enine-boyuna konuşup çözüm arayacağımız bir Kent Konseyimiz olmadıktan sonra…
Sahi; Kent Konseyinden haberi olan var mı?
HOŞÇAKALIN