***•***
•Akşamları spor yaparak her şeyin başı sağlık diyen Eyüp Karagöl, Halil Ordu ve Muharrem Göç üçlüsünün her akşam 10 km yürüdüklerini,
***•***
•Yusuf Karataş’ın, “4 yıllık lokantacılık tecrübem var ama bir türlü evimde pişmiş hazır yemeği kendi ellerimle masaya koyup yeme kültürünü yakalayamadım” dediğini,
***•***
•İrfan İnal’ın kendini doğal gıdalara alıştırıp duramıyorum deyip, fındık bahçesinden toplayıp küpe koyduğu kirmitlerini henüz kış gelmeden küpten çıkarıp yemeğe başladığını,
***•***
•Musa Aydoğan’ın zehirlenmeye karşı korunmak amacıyla her sabah yanında çalışanlara eğitim verdiğini,
***•***
•Kıbrıs’da açılan Cratos Premium otelde görevli Fatsa’mızın kızı Sevda Ermek’in memleket havasını her hafta güneş gazetesini okumakla teneffüs ediyorum dediğini,
***•***
•Öğle arasında arkadaşlar arasında çay kahvaltısı düzenlenen ve organizasyondan sorumlu İlknur Şahiner ve Hatice Durak Gürsoy’un gelen davetlilerden 15 kişilik gurubu 1 ekmekle kahvaltı yaptırıp aç geri gönderdiklerini,
***•***
•Beş ay önce Fatsa’ya taşınan Hatice Durak Gürsoy’un “Buradaki mesai arkadaşlarım çok cana yakın, buraya gelmekle iyi bir karar vermişim. Keşke beş yıl önce gelseydim” dediğini,
***•***
•Çetin Akbaş’ın sabah kahvaltılarında zeytin leri yakalamak için bir düzine plastik çatalı kırdığını ve arkadaşlarını çatalsız bırakıp elleriyle kahvaltı yapmaya mahkum ettiğini,
***•***
•Bülent Erkli’nin, “Her gün 2 kg kestane yemeden duramıyorum. Bende alışkanlınlık yaptı. Sezon bitmeden biraz stok yapıp gelecek sezona kadar idare edeceğim” dediğini,
***•***
•THK saymanı Hüseyin Mecit’in, “Kurban toplamak için bütün ekebimizle hazırız dediğini,
***•***
•Sürekli yağmur yağması nedeniyle mevsimin anormal gitmesine bir türlü anlam veremeyen Ziya Toprakbastı’nın “ Ben mi unuttum acaba deyip, bu yaşıma kadar havaların böyle gittiğini görmedim” dediğini,
***•***
•Görevde yükselmek için harıl harıl dersini çalışan Salih Durak’ın “ öğrencilik yıllarımdada böyle ders çalışsaydım garanti iyi bir yerlere gelirdim. Anladımki iş işten geçmemiş ”dediğini,
***•***
•Hac görevini yerine getirmek üzere kutsal topraklara giden Abdullah Özkan’ın ilk iş olarak Ali Yazgı ve Şaban Göç ile buluşup onların tecrübelerinden yararlanmak için bir gün birlikte olduklarını,