40 bin terörist öldürülmüş, her gün ülke adeta bir yerinden kanıyor, her gün bir coğrafyasında acı ve gözyaşı var. Ülkemiz bu konuda çok ıstırap çekti. Türkiye özellikle bölücü terörle mücadelede 400 milyar dolar gibi bir büyük maddi kaynak harcadı. Dolayısıyla bu uğurda çok analar ağladı. Kadınlar eşini kaybetmenin, çocuklar babasını kaybetmenin acısını yaşadı. Biz vatandaşımızın rahatı ve huzuru için ne gerekiyorsa onu yapıyoruz. Ama bu açılım için bağırıyorlar, çünkü onların ölecek çocukları yok. Biz artık analar, babalar, kardeşler, eşler, çocuklar ağlamasın diye bir yasa çıkartmaya çalışıyoruz. Fakat evlatları olmayanlar, çıkacak olan bu yasanın karşısına geçiyorlar. Niye? Oy kaygıları var. Bizim oy kaygımız yok. Bizim kaygımız halkımızı bir an önce kardeş kavgasından kurtarmak. Bunun için çabalıyoruz” dedi. 

Tarih Kaydediyor

 

           Geçen 25 yıllık mücadelede ortaya konulan uygulamaların bu acıyı bitirmeye yetmediğini ifade eden Fatsa, şöyle konuştu: “Kısacası bunu bitirme noktasında arkasında ciddi bir siyasi irade olmadı. Bugün bu meseleyi halletme noktasında ülkenin enerjisini sinerjiye çevirip topyekûn doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine her tarafını baştan sona insanları mutlu ve müreffeh insanların yaşadığı bir ülke haline getirme noktasında bir siyasi kararlılık var. Bunun nihai hedefi PKK’nın silahsızlandırılmasıdır. Ben inanıyorum ki, Sayın Başbakanımızın öncülüğünde Türkiye çok ilklere öncülük etti, dokunulamaz denilen meselelere dokundu, tabu sayılan meselelerin üzerine gitti, aşılamaz denilen engeller aşıldı.

Ben inanıyorum ki, milletimizin sağduyusuyla bu problem de ortadan kalkacak, artık Türkiye’de analar ağlamayacak. Ancak, CHP’nin bu süreci engellemeye yönelik bir takım çalışmalar yaptığını maalesef görüyoruz. Tarih her şeyi, herkesi bu süreçte kayıt altına alıyor. Herkesin yaptığını ve yapmadığını, yapması gerekirken yapmadığını sorumluluğunu yerine getirenleri ve getirmeyenleri bir bir hafızasına ve kayıtlarına geçiriyor. Birileri bundan rahatsız olsa da, birileri bu sürecin önünü kesmek istese de artık Türkiye kendi gücüyle kendi iradesiyle toplumun çok geniş kesiminin kahır ekseriyetinin destek ve sağduyusu ile bu süreci aşacaktır diye düşünüyorum. Herkesin bu süreçte sorumlu davranması gerekiyor” dedi.