Görüntülenen Sayı: 2802
2802 | Yayım Tarihi: 23 Mayıs 2025 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » İHTİLAL GÜNLERİ

İHTİLAL GÜNLERİ

Av. Mehmet YILDIZ

Av. Mehmet YILDIZ

av.mehmetyildiz52@gmail.com
Facebook'ta Paylaş

     1960 İhtilalinin yapıldığı 27. Mayıs1960 tarihinde Gölköy İlçemizin Uluvahta Yaylasında olduğumu bazı vesilelerle anlatmışımdır. Çocuktum tabii… Rahmetli babam: ‘’Radyodan dinledim. Demokrat partilileri bir bir toplayıp hapse atıyorlarmış.’’  Dediğinde merak ve heyecanla bizim hangi partiden olduğumuzu sorduğumda: ‘’Sen sus! Çocuklar her şeye karışmaz!’’ diye azarlandığımı bugünkü gibi hatırlıyorum. Sonradan öğrendiğime göre babam siyasi baskılardan çekindiği için CHP’li olduğunu söylemek istememiş. Hangi partiden olursan ol, siyasi yanı olanın başına bir bela gelebilir endişesi anlayacağınız.
   Bugünlerde de CHP li olanlar hep hapse atılıyor. Daha doğrusu AKP ve MHP li olmayanlar bir bahane ile tutuklanıp Marmara Cezaevine yolcu ediliyor. İki olay arasında çok önemli iki fark vardır.
   Bunlardan ilki: 27.Mayıs.1960 tarihinde ordu yönetime el koymuştu. Ülke asker tarafından yönetiliyordu. Sıkıyönetim ilan edilmişti. Demokrasi askıya alınmıştı. Dikta yönetimi vardı.  Bugün ise ülkede demokrasinin varlığı ve hem de çok geniş bir demokrasi olduğu iddia edilmektedir. Ama izlenen yolda çok benzerlik olduğunu bir kez daha tekrarlamak isterim. 1960 yılında Demokrat Partililer, 2025 yılında CHP liler tutuklanmaktadır.
   İkincisi ise:1960 yılında Demokrat Partinin üst düzey yöneticileri, Cumhurbaşkanı, Başbakanı, bakanları, valileri, üst düzey bürokratları tutuklanmadan nasiplerini alırken, bugün CHP nin belediye çalışanları aynı sonuçla karşılaşmaktadırlar.  
   Buradan şöyle bir sonuç çıkmaktadır. Her ne kadar yasal olarak ilan edilmemiş de olsa bugünlerde de İhtilal günleri fiilen yaşanmaktadır. Sevindirici tarafı bugün artık ceza yasalarımızda ölüm cezası bulunmamaktadır. Ne kadar suçlu olursa olsun siyasi görüşü ve uygulaması nedeniyle bir insanın ölüm cezası ile cezalandırılması kadar kabul edileme bir durum yoktur. Bu bağlamda hem Menderes, Zorlu ve Polatkan’a hem de Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına çok yazık olmuştur.
   Geçtiğimiz 27 Mayıs haftasında Demokrasi ve Özgürlük Adası olarak ismi değiştirilerek ziyarete açılan Yassı Ada’ya gittik. Adadaki tüm tesislerin işletmesi Cumhurbaşkanının yakınlarına verildiği iddia edilmektedir. Yargılamanın yapıldığı duruşma salonundan 1960 lı yıllarda kullanılan birçok bölümü yenileyerek eski günleri anımsatır hale getirmişler. Duruşma salonunda dönemin Mahkeme Başkanı Salim Başol’dan dönemin savunmanları Orhan ve Burhan Apaydın’a kadar tüm aktörlerin mumya heykellerini salona yerleştirmişler. Keşke yapmasalardı. Ya da keşke bu işi bir bilene (örneğin Eskişehir önceki dönem Büyük Şehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’e) yaptırsalardı. Avukatlık ruhsatımı elinden aldığım Orhan Apaydın’dan mahkeme başkanına hiç kimse aslına uzaktan yakından benzememektedir.

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.