İTİBAR MESELESİ
Ülkemizde görev yapan 10 ülkenin büyükelçisi bir araya gelip bir bildiri yayınladılar. Bu bildiride ülkemizin iç işlerine yönelik telkin ve tavsiyede bulunuyorlar. Daha amiyane bir ifade ile ülkemizin yönetimine yön vermeye kalkışıyorlar. Hadlerini aşıyorlar. Hangi siyasi düşünce, hangi felsefi inançta olursa olsun hiç kimsenin kabul edemeyeceği bir tutumdur. Kesinlikle kendilerini kınıyorum. Bir kez daha yinelemek istiyorum ki hadlerini aşmışlardır.
Hayatta yaşanmış bazı kötü olaylar insana ders verir. Tabi ki bu dersi alabilenlere… Bu asla kabul edilemeyecek olay dan da ders almamız gerekmektedir. Hem de iyi irdelenirse birden fazla ders alınabilir. Şöyle ki:
Birincisi itibar dersi: Sayın Cumhurbaşkanı ve taraftarlarının sık sık tekrarladıkları bir söz vardır. ‘’İtibardan tasarruf olmaz.’’ İsraf örneği 1125 odalı saray bu cümle ile savunulmaktadır. Çok sayıda makam uçağı bu cümle ile savunulmaktadır. Yazlık, kışlık, mevsimlik sarayların varsa, çok sayıda ve lüks makam uçakların varsa saygı duyarsın, itibarlı olursun, herkesin sana bakış açısı değişik olur denilmeye getirilmektedir. Ama görülmüştür ki bunların hepsine sahip olan ülkemize saygısızca talimat verilmeye kalkışılabilmektedir. Aynı 10 büyükelçi makam uçağı olmayan yıllarca Almanya’yı saraylar yerine sıradan bir evden yöneten başbakan Merkel’e bu hadsizliği yapabilirler miydi? Bana sorarsanız akıllarından bile geçiremezlerdi. Demek ki itibarın formülü başka bir şey olmalı!
İkincisini açıklamadan önce bir hikâye anlatmak istiyorum. Daha 6-7 yaşlarında bir çocuk babası ile gezerken yol kenarına bir adam görür ve babasına bu adamın annesine küfredeceğini söyler. Baba şaşırır. Nerden biliyorsun oğlum diye sorar. Tam adamın yanına geldiklerinde küçük çocuk adama döner ve ‘’Amca ben senin ananı…..’’ diye adama küfreder. Adam da küçük çocuğa: ‘’Ben de senin ananı….’ Diye karşılık verir. Çocuk babasına döner ‘’Bak baba ben sana dememiş miydim?’’ der. Şimdi biraz geriye doğru gidelim Rahip Bronson olayını hatırlayın. Adam ABD başkanının açıklamasından sonra 24 saat içinde tahliye olup, ABD’ye uçmuştu. Bu kapıyı açarsanız böyle acı gerçeklerle maalesef karşılaşırsınız. Anayasayı bir kez ihlal etmekle bir şey olmaz diyemezsiniz. Kendi çıkardığınız kanunlara uymazsanız acı gerçekleri hepimize yaşatırsınız.
Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarına uyulmadığı için kendilerinde böyle bir açıklama yapma hakkı olduğunu sanıyor olsalar da ben bir Türk vatandaşı olarak 10 büyükelçinin açıklamasını içime sindiremiyorum. Onların görevi Türk yöneticilere akıl vermek değil, kendi ülkelerini temsil etmektir. Herkes haddini bilmelidir.