ÇOK ÜMİTLİYDİM AMA! (2)
Geçtimiz hafta “Çok ümitliydim ama” başlığını taşıyan bir yazıyı kaleme almış, “Ankara’da söz sahibi bir kadroya sahibiz. Niçin sorunlarımızın çözümü için uğraş vermiyorlar. Bu kadroyu her zaman bir arada göremeyiz” diye içimdeki duyguları dile getirmeye çalışmıştım.
Gazete okurlarımızla buluştuktan ve yazı gazetemiz internet sitesinde yayına girdikten sonra ne telefonlarım sustu, ne de gazeteye ziyaretçi akını eksildi.
Demek ki dile getirmeye çalıştığım konulardan hemen hemen herkes muzdaripmiş. Ne hitmetse bu kadar tepkiye rağmen, sorunu gidermek için Ankara’da bulunanlar ise muzdarip değilmiş. Yani hayatlarından memnun görüküyorlar.
İşte ben bunu anlamıyorum... anlayamıyorum...
Özellikle Bahçeler mahallesindeki maden aranmasından sonra yaşanan olumsuzluklara (Sebze ve meyvelerin olmaması, suların kirlenmesi, vb.) bir kişi çıkıpta açıklama yapmaması gerçekten çok ilginç.
Duymadık, bilmiyoruz gibi kelimelerin arkasına hiç kimsenin hakkı yok. Çünkü, Ordu da yayın hayatlarını sürdüren hemen hemen tüm gazeteler bu olumsuzluğu gündeme getirdiler. Hemde haftalarca... Ulusal basında hiç bir habere nasip olmayacak şekilde dakikalarca görüntülü haberler yapıldı. STK bir kaç kez toplantılar düzenlediler. Hem de sinevizyon gösteriminin yanısıra olumsuzluklar sade bir dille anlatıldı.
Konuyla hiç bir bilgisi olmayan kişeler dahi bu sade anlatımla bilgi sahibi oldular.
Ankara’da bulunan temsilcilerimiz bu kadar mı ilgisizler bu konuya ya da hiç mi gazete okumuorlar, televizyon seyretmiyorlar.
Şaşırmamak elde değil.
Biraz daha bekleyelim bakalım ne olacak?
Herkes gibi ben de merak ediyorum.
Bu arada, geçtiğimiz hafta konuyu müdahil olmasını isteğimim vekillerin eksikliklerini okurlarımın uyarısıyla ilave ediyorum.
Bir okurum dediki, Tamam, Prof. Numan Kurtulmuş, Milletvekilleri Ergün Taşçı, Şener Yediyıldız ve Metin Gündoğdu’ya eyvallah’da, Cumhurbaşkanı başdanışmanı İhsan Şener’i yine es geçmişsin” deyince, “Valla gözden ırak olan, gönülden de ırak oluyor. İhsan bey, başdanışman olunca, zannediyorum Ordu ile irtibatını kesti. Daha büyük işlerle uğraşıyor herhalde” diye cevap verdim.
Diğer önemli bur konu ise, OSB’ye aktarılan istimlak bedelinin azlığı. Her zaman istihdam istihdam deyip duruyoruz ama istihdam yaratmak için de çaba sarfedenlerin isteklerine cevap veremiyoruz. OSB’de istimlak edilen ama bir türlü bedelleri ödenmediği için yatırım yapmak isteyenlerin beklediğini çok iyi biliyorum.
Bahçeler mahallesine kulak tıka, OSB’yi es geç, Gaga gölünün üzerinde hiç durma, Cıngırt mağaralarını önemseme. Neyi ne zaman yapacaklar bilmiyorum. Bilemiyorum...
TANER COŞKUN
İlçemiz çok değerli bir evladını daha genç yaşta kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyor.
CHPR00;Genel başkan yardımcısı Seyit Torun ‘un danışmanlarından, yüzünden tebessümü eksik etmeyen, mütevazi bir o kadarda merhametli olan Taner Coşkun kardeşimizi kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz.
İşte bu özelliklerinden dolayıdır ki, cenaze törenine sadece Fatsalılar değil, yurdun dört bir yanından binlerce kişi iştirak etti. Ve Taner kardeşimiz göz yaşları içerisinde toprağa verildi.
Kederli Coşkun ailesinin acılarını yürekten paylaşıyorum. Ruhun şad, mekanın cennet olsun sevgili kardeşim. Seni hiç ama hiç unutmayacağız. Eşin ve ikizlerin bizlere emanet.