ZAFERİN 100. YILI
Bu hafta zafer haftasıdır. Çanakkale ve yurdun her tarafında coşku ile kutlanan, Gelibolu Yarım Adası’ndaki 18 Mart 1915 coşkusunun yıl dönümü…
Bugünkü neslin yemek olarak yüzüne bakmadığı nevale ile yedi gün idare etmek zorunda olanların aç, susuz, sefil bir şekilde savaşım verdiği büyük zaferin yıl dönümü…
Sadece Türkiye’nin değil dünya tarihinin değiştiği gün… Çünkü 18 Mart zaferine kadar dünyaya hükmeden büyük devletlerin yeryüzündeki sömürgeleri, yattıkları kış uykusundan uyanılabileceğini öğrenmişler, büyük Türk milletini örnek alıp, yavaş yavaş baş kaldırmaya başlamışlardır. Çanakkale Zaferi dünyada sömürgeciliğin sona ermesinin ilk adımlarıdır. Çanakkale Zaferi bu yönü ile dünya tarihinde sömürü düzenin kaldırılmasının anahtarı olmuştur. Bu nedenle sömürü düzeninin de kaldırılışının da yıl dönümüdür.
Bu zaferin hem arkasında hem de önünde Ulu Önder Atatürk hem ülke tarihini değiştirmiş hem de dünya tarihini değiştirmiş bir kişiliktir. Nitekim Ulu Önder’in bu özelliği dünyanın öbür ucu denilecek kadar uzak ülkelerde dahi bilinmektedir. Bu bağlamda (dünyanın öbür ucu olarak nitelendirdiğimiz) Küba ve Şili’de heykeli yapılıp, örnek devlet adamı olarak kendi insanlarına tanıtılmaya çalışılmaktadır. Küba’dakini görmeden döndüğüme ne kadar üzüldüğümü anlatamam. Ama Şili’nin başkenti Santiago’da bulunan heykeli bizzat ziyaret ederek, gurur duyduğumu ifade etmeden geçmeyeceğim.
Dünya ülkeleri, Ulu Önder’in dünya tarihine kazandırdıkları nedeniyle unutulmaması için elinden geleni yapmaktadır. Sadece Çanakkale Zaferi dahi ebediyen unutulmaması için yeterli bir nedendir. Hal böyleyken, “Hırsızlar için çalıyor, ama çalışıyor.” diyenlerin, çalmadan çalışan, dünyaca örnek alınıp parklara heykeli dikilen Ulu Önder’i unutmaya, unutturmaya yeltenmelerini anlamanın mümkün olmadığını düşünüyorum. Yeltenmelerini diyorum, çünkü O’nu hiçbir zaman unutturamazlar. Sadece yeltenmekle yetinmek zorunda kalacaklardır.
18 Mart Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünü bir kez daha kutluyor, Ulu Önder Atatürk’ün hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum…