Görüntülenen Sayı: 2254
2799 | Yayım Tarihi: 26 Eylül 2014 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » OKULLARDA KILIK KIYAFET

OKULLARDA KILIK KIYAFET

Av. Nur Hilal GÜNDÜZ

Av. Nur Hilal GÜNDÜZ

nurhilalgunduz@gunesgazetesi.net
Facebook'ta Paylaş

Ortaöğretim’de kılık kıyafet değişikliği yapıldı. Sayın Hükümet sözcümüz ‘artık ortaokul çocuklarının türbanla okula gidebileceklerini ve özgürlüklerinin engellenmeyeceğini söyledi. Uzun zamandır beklenen gerçekleşti’ dedi.
Böylece, eğitim sistemimizdeki en önemli sorun, halledilmiş oldu. Çocuklarımız, henüz farkında bile olmadıkları, mesul bile olmadıkları bir konuda özgürlüğüne kavuşmuş oldu.
Bir ülkede kılık kıyafet serbestisi, inanç özgürlüğü, insanların kendini ifade etme özgürlüğü, olmazsa olmaz bir yaklaşımdır. Fakat, henüz ailesinin denetiminde yaşayan, dinen ve yasal olarak reşit olmayan bir çocuğun, giyim tarzını ve sorumluluklarını belirlemek nasıl bir özgürlük anlayışıdır.
Henüz 9 – 10 yaşında bir ortaokul öğrencisi, ergenlik çağına bile girmemişken ve dinen kapanma olgusunun gerektirdiği şartları bile haiz değilken, buna ailesinin karar verip de, onu belli bir kalıba sokması nasıl mümkün olacaktır.
Ortaöğretim yaşındaki çocukların öncelikli sorunu, eğitim sisteminin daha iyi seviyede olması, eğitimin ve öğretimin eşit şartlarda yapılması ve çağdaş bir bilim anlayışına sahip olması değil midir? Bizim eğitim sistemimiz laik bir sistem değil midir? Laik bir sistemde, dini sembollerin öne çıkarılması, aynı yaştaki çocuklar arasında inanç sisteminde farklılıklar ve karmaşa yaratılması çocukların geleceğini nasıl etkileyecektir?

Uzmanlar bu konuda fikir belirtiyorlar ve endişelerini paylaşıyorlar. Özellikle ‘10 yaşındaki bir çocuğun, ben örtünmek istiyorum diye kendi iradesiyle karar verecek yaşta olmadığını söylüyorlar. O yaştaki çocukların oyun çocuğu olduğu ve kimsenin birbirinin dış görünüşüyle ilgilenmediğini, eğer birilerini farklı diğerlerini farklı kılarsak, çocukların düşüncelerinde çelişkiler olacağını vurguluyorlar.’
Çünkü, dinin gerekleri ve uygulamaları konusunda henüz kendi fikrini oluşturmamış, kendi yaşam şeklini kuramamış, beyin ve vücut gelişimini tamamlamamış bir bireyi, ailesinin etkisiyle bir kalıba sokup, hayatı boyunca aynı düzlemde yaşamasını istemek özgürlük değildir.

İnsanlar, dini inançlarının gereklerini zaman içinde, belli bir olgunluğa eriştikten sonra, yerine getirecektir. Henüz okul çağında bir çocuğun, kendini ifade etmeyi bile öğrenemeden, hayata ailesinin ifade tarzıyla bakması ve herkese kendini aynı şekilde tanıtması gelecek için kaygı vericidir.
Bu yaştaki çocukların olabildiğince eşit olması, serbest kıyafet uygulamasının bile olmaması gerekir. Oyun oynamayı, birbirlerini kadın erkek olarak değil, insan olarak, arkadaş olarak görmeyi bilmeleri gerekir. Öğrenmek, keşfetmek, hayatı tanımak ve varolmak gayesi olan çocuklarımızın, öncelikle kendi hayatları üzerinde söz sahibi olmasını sağlayalım. Tercihleri ve yaşam şekillerini zamana ve onlara bırakalım...Biz önce insan olmak ve insanca yaşamak yolunda örnek olalım onlara...

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.