3 Dönem Kuralı ve Sivil Toplum Kuruluşları
Yılda sadece bir ay yüzünü görmeye alıştığımız insanlar var.Mesela Disk Başkanı gibi. adı Kani Beko,ismi bildik değil çünkü aslen Makedonyalı. Disk Başkanı olmadan önce bazen de olsa güldüğünü tahmin ettiğim yüzü,bu koltuğa oturunca olsa gerek hiç gülmüyor. Hep bir nefret,eylem,saldırı tipi olur mu insanın yüzünde Allah aşkına. Ya da adam sadece kızınca ekrana çıkıyor. İzlerken geriliyor insan.Konuşmaya başlayınca 155'i aramak geliyor içimden.
Sürekli niye değişiyor bu Disk Başkanları anlamıyorum. Bunlarda 3 dönem falan değil,3 ay kuralı var sanırım.Her sene yeni bir "agresif suratlıyı"bulmak zor olmuyor mu acaba ? Amaç her sene "sadece Taksim de" kutlama yapmak için eylem yapmak ve tonlarca su yemekse,bunu hakkıyla yapıyorlar. Başka ne işe yaradıklarını ben bilmiyorum. Olsaydı da bilirdim.
Bakın bizim oda başkanlarına. O kadar fazla gülüyorlar ve çalışıyorlar ki,millet başkasını seçmiyor. Devamlı aynı kişiler kazanıp durduğuna göre,Dİsk ile aralarındaki fark "güleryüz"olsa gerek. Sivil toplumu temsil eden koltukları "meslek"sananlar değil bunlar. Seviliyorlar,çalışıyorlar,gece gündüz demeden hizmet ediyorlar. Hem de hiçbir beklentileri ve menfaatleri olmadan. Hatta bu yüzden esnaf oldukları işlerini kaybediyorlar ama faaliyette olmadıkları esnaflıklarının başkanlığını sürdürüyorlar. Dünyada başka örneği yoktur herhalde. Herhangi bir işi olmadığı halde,oda başkanı olmak.
Bir de adlarına "sivil toplum kuruluşu"falan demiyorlar mı gülmekten çatlayacağım. İlçede üniversite yok(bize yakışır fakülte anlamında), turizm yok,ticaret yok denecek kadar az,içlerinden çıkmış bir tane bile siyasetçi yok,kısaca bir "duruşları"yok,sadece fındık var onu da don vurmazsa. Ama sorsanız bunlar sivil toplum kuruluşu,e hangi sorunu dile getirdin ? Çıt yok. Ambulans ve cenaze arabası almaktan başka işe yaramayan kuruluşların adı STK olur mu? Yaşıtım olan ve hakkıyla çalışmayı başaran değerli dostumu tenzii ederim ve tebrik ederim. Eseri bolaman ırmağının yanında duruyor
Buraya dikkat lütfen; İktidarının 12. Yılında getirmedi AKP 3 dönem kuralını. Kurulduğu gün vardı bu kural 2001 yılında ve belki de bu kural onu bu kadar başarılı kılıyor bilmiyoruz. Düşünün,%50 ye yakın oy alıyorsunuz,tek başınıza 12 yıldır iktidarsınız ve bu muhalefetle en az 100 yıl daha iktidar olmak imkanınız var ve siz elinizdeki kadroya,dur bakalım 3 dönemden sonra ara ver diyeceksiniz. Türk siyasi hayatında bunu ancak "fıkra"olarak anlatacakken,bakın AKP dik durdu ve kararını verdi.
Bildik tanıdık birçok isim ara verecek ve belki de siyasi hayatları sona erecek ama olsun,kendi ikballeri için karar almayan bu insanları ayakta alkışlamak ve örnek almak için daha neyi bekliyorsunuz.
Siyasette sadece ölümle bırakılan koltuklardan,başarılı ve güçlüyken bırakılan koltuklara doğru hızla geçerken,herkes oturduğu yere ve burada bulunduğu yıllara iyi baksın. Devlet bile adamı 25 yılda emekli ediyor artık işe yaramaz diye,kalkın artık işgal ettiğiniz yerlerden de yeni ve ufku olan kişileri görelim önümüzde artık.
AKP Türk siyasi hayatında yapılmayanı yaparken,kör bakmaya gerek yok. Muhalefet,Odalar,Borsalar,Futbol Takımları,Dernekler ve buna benzer kuruluşlara ve üyelerine sesleniyorum : Atın sırtınızdaki kamburları,kesinlikle daha iyilerini hak ediyorsunuz.
