Fatsalı Gazinin Gururu: 'Ha Kuru Ekmek, Ha Kör Kurşun!..

Cizre'de görev yaptığı sırada çatışmada sağ bacağını kaybeden Samsunlu polis memuru Hasan Yıldız, aynı çatışmada vücuduna isabet eden şarapnel parçalarını 24 yıldır bedeninde taşıyor
        Çok sevdiği mesleğini Samsun Emniyet Müdürlüğü Foto Film Şube Müdürlüğünde sürdüren 55 yaşındaki gazi Hasan Yıldız, 20 Aralık 1994'te, Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde Terörle Mücadele Şubesi'nde görev yaparken çıkan bir çatışmada sağ bacağını kaybetti. Yıldız, vücuduna isabet eden şarapnel parçalarını 24 yıldır bedeninde taşıyor.
 97 GÜN SÜREN
 YAŞAM MÜCADELESİ
 Siyah çarşaf giymiş teröristlerle aralarında silahlı ve el bombalı çatışma çıktığını anlatan Yıldız, çatışmada kendisinin sağ bacağını, arkadaşının ise gözünü kaybettiğini, Diyarbakır'da 97 gün yaşam mücadelesi verdiğini anlattı. Uzun tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştuğunu, protez bacakla yürümeye başladığını ifade eden Yıldız, 2012 yılında gazilere tanınan hak çerçevesinde görevine döndüğünü kaydetti. 'ÖLÜP DİRİLEN VARSA...' Yıldız, "Benim yaşamam çok büyük bir mucize. 'Ölüp dirilen varsa' o benim diyorum. 'Şehitlik şerbetinin bir yudumunu içtim' diyorum. Her canlı tabii ki ölümü tadacaktır. İnşallah Allah bize de ileride şehitlik nasip etsin. Bizler gaziler olarak şehitlik çizgisine bir bıçak sırtı kadar yaklaşmış insanlarız. Şehitlikten kıl payı döndük. Şehit olan arkadaşlarım var, devrelerim var. Hepsinin mekanları cennet olsun" dedi.
'HA KURU EKMEK HA KÖR KURŞUN...'
     Yıldız, çatışmadan sonra sol bacağında şarapnel parçaları kaldığını, 20 yıl sonra MR çektirdiğinde vücudunda omuriliğine yakın bir şarapnel parçası daha görüldüğünü söyledi. Doktorların riskli olduğu için şarapnel parçalarını almadığını ifade eden Yıldız, şunları aktardı: "Sol bacağımda oldukça yoğun şarapnel parçaları var. Şarapnel parçalarından dolayı bacağımı kaybetme durumu yaşadım. Ayağım iltihap yaptı. Çok uzun süren tedavi sonrasında sol ayağım düzeltildi. Yirmi yıl sonra MR'a girdiğimde omuriliğime yakın şarapnel parçası tespit edildi. Ben buradan GATA'ya gittim. 'Alamayız, çok riskli bölge' dediler. Şu an vücudumda şarapnel parçalarıyla yaşıyorum. Ben şunu söylüyorum; vatanımızın ha kuru ekmeğini yemişiz, ha bir kör kurşununu veya bir el bombasını... Bu vatan bize annelik yapıyor. Vatanımız, bayrağımız için ayağımız değil, gerekirse canımız da gidecek ama ay yıldızlı bayrağımız ebediyen dalgalanacak."dedi.
              •Haber Merkezi