Geçtiğimiz hafta sezonun ilk fındık alımını gerçekleştiren lisanslı depoda çalışmalara ilişkin bilgi veren LİDAŞ Müdürü Şenol Köksal, kendilerine olan talebin çok fazla olmasına rağmen üreticinin ilk kez depoya fındık veriyor olmasından dolayı tereddüt yaşadığını, ancak fındığın devlet garantisinde olduğunu söyledi.

Lisanslı depoya fındığını bırakan Ünye Ziraat Odası Başkanı Osman Sarıkahraman ve fındık üreticisi Yüksel Kulaçoğlu, fındık üreticisinin ürünü tüccara değil, depoya emanete bırakması çağrısı yaptılar.

Geçen yıl Ünye ve Düzce’de kurulan ve bu yıl alımlara başlayan LİDAŞ, üreticinin elindeki fazla fındığı depolarında saklayacak. Türkiye’nin en büyük deposu Ünye’de faaliyetine başlarken, LİDAŞ’a üreticilerden de fındık gelmeye başladı.

Piyasada yığılmalar sonucu düşen fındık fiyatını yükseltmek, deposu olmayan üreticilerin fındığını muhafaza etmek ve fındıkta kalitenin düşmesini önlemek amacıyla kurulan lisanslı depoculuk 25 Bin tonluk kapasitesiyle Ünye’den bölgeye hizmet veriyor.

LİDAŞ Müdürü Şenol Köksal, Lisanslı depoculuk uygulamasının geçen yıl sezona göre geç başlamasından dolayı fazla ilgi görmediğini, bu yıl ise daha fazla talebin olduğunu söyledi.

Üreticinin yoğun ilgisi olduğunu söyleyen Köksal: “Bu sene yaptığımız çalışmalarla köy ziyaretleri, yerel basınla tanıtımlar etkili oldu. Vatandaşlarımızın yoğun bir ilgisi var. Telefonla görüşmelerde fındığı kurutup bize teslim edecekleri yönünde beyanları var. Fındık alımlarına geçen hafta başladık. Bugüne kadar iki tane üreticiden fındık aldık,  bugün de iki tane üreticimiz geldi. Önümüzdeki hafta bu yoğunluğun artmasını bekliyoruz” dedi.

İlk kez Lisanslı Depoya fındık veriliyor olmasından dolayı üreticinin tereddütlü olduğunu belirten Şenol Köksal, şunları kaydetti:

“Şimdi lisanslı depoculuk yeni olduğu için vatandaşlarımızın bir tereddütleri var. Lisanslı depoculuk nedir? Ne getiriyor ve devlet güvencesi  var mı?  Biz ziyaretlerimizde vatandaşlara lisanslı depoculuk hakkında bilgi veriyoruz. Ürün,  her türlü riske karşı sigortalı oluyor.  Vatandaşlar,  ürün senediyle beraber ticaret yaptıkları zaman bankadan kredi çekme imkânları var ve  ürüne 24 ay süreyle kalite muhafaza garantisi veriliyor.  Lisanslı depoculuk vatandaşlarımızın tercih noktasında önceliği haline gelecek. Lisanslı depoculuk aslında fındığın kurtuluşu, önceliği ve geleciğidir. Çünkü yarın bu lisanslı depoculuğa teslim edilen fındıklar piyasaya fındık arzını azaltacak fiyatı yükselecektir. Mesela şu anda piyasada sezonun ilk açılışıyla rakamlar 6 liranın üstüne çıkmıştı. Dikkat edersiniz ki, kamuoyunda da televizyonlarda da yayınlanıyor, fiyatlar 5.80 civarında gerilemiş durumda. Bu da lisanslı depoculuğun önemini ortaya çıkarıyor. Hep bahsediyorduk gurbetçilerin dönüş öncesi fındığının piyasada fiyat oluşmasına engel olduğunu. Dediğimiz olay hep yaşandı ve görüldü. Yani ilk piyasaya girişte 6 liranın üstündeki rakamlar biraz fındıkta piyasaya akış olduğu zaman gevşemiş ve 6 liranın altına inmiştir. İşte bu noktada lisanslı depoculuğun önemi daha da artmıştır.”

Lisanslı depoculuk toprak mahsulleri ofisiyle Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Ordu Valiliğinin ortaklığı ile kuruluştur. Tamamen devlet güvencesinde ve garantisindedir. Biz buradaki fındıklarımızı 2 yıl boyunca muhafaza garantisini devlet adına veriyoruz. Bu ürünlerle ilgili herhangi bir sorun yaşandığında devlet onu tazmin fonuyla karşılıyorlar. Yani kısacası ürünlerle ilgili vatandaşın endişe duymasına gerek yok. Üretici istediği tarihte ürün senedini satabilirler, isterse de depoya teslim ettiği miktar üzerinden fındığını alıp piyasaya satabilecekler. Yani vatandaşın içi rahat olsun, ürünleri emin ellerde ve devlet garantisindedir. Ayrıca, fındıkta en büyük sorun olan aflotoksin depolardaki ısı ölçerler ve soğutma sistemleriyle ortadan kalkıyor” dedi.