Günün büyük bölümünü el işi örgü yaparak geçiren ve bundan keyif aldığını belirten Akyürek, aynı zamanda kendisine gelir sağladığını bildirdi. 

Fındık dallarını örerken bunu yün veya dantel ipiyle de yapabileceğini anladığı andan itibaren ailesinin ve çevresindekilerin kendisine bu konuda büyük destek verdiğini ifade eden Akyürek, şunları kaydetti: 

''Doğuştan görme engelli olmama rağmen 10 yaşından itibaren el örgüleri yapıyorum. Örgü yapmayı ilk olarak fındık çubuklarından denedim. Daha sonra kendimi geliştirerek iplerden çeşitli el örgüleri yaptım. Ailem ve arkadaşlarımın yardımıyla ilerleyen zamanlarda renkli ve desenli el örgüleri yapmayı öğrendim. Bu konuda çevremdekilerin büyük yardımını gördüm. Başlangıçta onlar da yapabileceğime pek ihtimal vermedi ama sonradan yaptıklarımı görünce şaşırdılar.'' 

Özellikle renkli ve desenli el örgüsü yapmanın çok zor olduğunu belirten Akyürek, renkleri ayırabilmek için çeşitli yöntemleri olduğunu söyledi. 
 

Kendine göre geliştirdiği yöntemlerle renkleri ayırmada zorluk çekmemeyi öğrendiği ifade eden Akyürek, ''Kullandığım iplere ya işaret koyuyor ya da farklı markalar kullanıyorum. Örgüyü yaparken hangi ipin hangi renk olduğunu anlamak için her bir ip yumağını ayrı ayrı sarıyorum. Bütün ipleri aynı marka almıyorum. Çünkü farklı marka olduğu zaman belirgin özellikleri oluyor'' dedi. 
 

Aynur Akyürek, masa örtüsü, şal, kazak, hırka gibi yaptığı el işi ürünleri genellikle kendisini tanıyanların veya çevresindekilerin satın aldığını, en büyük arzusunun satış yapabileceği küçük bir mekan olduğunu kaydetti. 
 

Akyürek'in aile fertleri de kendisine ellerinden gelen desteği verdiklerini söyledi.