SEÇİM 2009 VE DTP.
2009 seçimlerine çok az bir süre kaldı. Çevre ve gürültü kirliliği dünyanın hiçbir yerinde görülemeyecek boyutlara ulaştı. Hiç kimse yasaların amir hükümlerini dikkate almadığı gibi, adeta partiler birbirleri ile kirletme yarışına girmiş durumda. Zaman zaman fikrine başvurduğum seçmenler, bayrağı fazla olduğu için herhangi bir partiye sempati duyduğunu söylemedi. Esasen böyle bir şeyin olması da mümkün değil. Tamamen israf, gereksiz ve faydasız. Ne var ki, stratejik bazı kavşaklar gerek Fatsa’da ve gerekse İstanbul-Ordu arasında geçtiğimiz il ve ilçe lerde asılı bayraklar nedeniyle sunî bir tünel haline gelmiş.
Başarıya ulaşabilip ulaşamayacağı tartışma konusu olan sigara yasağının bugüne kadarki bölümünün başarısız olduğu söyle nemez. Aynı yasak, biraz daha kontrol edilerek ses ve gürültü kirliliği açısından da koyulabilir. Umarım önümüzdeki seçimlerde bu doğrultuda gelişmeler olacaktır.
Gelelim 2009 seçimlerinin diğer yönüne. Y ıllardır bu bölgede seçim çalışmalarının içindeyim. CHP.si seçim çalışmalarında eskiye oranla çok daha fazla gönüllü çalışan gördüğümü rahatlıkla söyleyebili rim. Sandık sonuçlarını bu bağlamda daha fazla merak eder oldum.
DP. açısından ise tam bir hayal kırıklığı yaşadım. Benim gözümde DP. bir dönem baraj altında kalsa dahi varlığını ebediyen sürdürecek bir ideolojidir. Temeli 1946 yıllarına dayanan, 12 Eylül harekatının bile kapatmaya gücünün yetmediği bir harekatın temsilcilerinin bu kadar sessiz oluşuna anlam veremiyorum. 1999 seçimlerinde baraja takılan CHP.si bugün iktidar alternatifi, ana muhalefet ko numundadır. En azından bu örnek alınabilirdi. Ben ileride yine sağ platformun iktidar alternatifi olacağına inanıyorum. O zaman bugünkü suskunluk, DP.nin önde gelenleri için kötü bir anı olacaktır.